spot_imgspot_img
18.4 C
İstanbul
Salı, 14 Ekim 2025

IcelandAir CEO’su Birkir Holm Gudnason

Seçtiklerimiz

S: İş stratejinizle neleri elde etmeyi umuyorsunuz?

BHG: Diğer havayollarından çok farklıyız. Nerdeyse bir Turizm Kurulu olarak davranıyoruz ve bunu da kesin bir avantaj olarak görüyoruz. Pazarlama odağımız, İzlanda’yı transatlantik uçuşlarda merkez olarak kullanmanın yanı sıra, İzlanda’nın bir güzergah olarak görülmesidir.

Bu bir zıtlık değil. Hatırlayın, İzlanda’da sadece 320,000 insan yaşıyor. Yolcularımızın %80’i ülkenin dışından. Görüşümüz, İzlanda’yı daha fazla insan merkez olarak kullandıkça, ülkeyi ziyaret etme olasılıkları daha fazla olur.

Merkezimizi İzlanda’ya yerleştirdik ve İzlanda’da çok kısa bağlantı zamanlarıyla Amerika ve Avrupa’ya yenilikçi güzergahlardan bahsettik. ABD ile Avrupa arasında bir köprü kurduk. Transatlantik trafik, uçuş sıklığını yaratmamıza yardım ediyor ve böylece, turist piyasasını İzlanda’ya doğru büyütüyor. Yenilikçi şehir eşleştirmesi ve uçuş sıklıkları başarımızın anahtarı.

Amacımız, 75 yıllık faaliyetimiz boyunca kazandığımız tecrübeyi kullanarak birinci kalite bir havayolu olmak. İzlanda’ya giden ve İzlanda’dan gelen yolcular için tercih edilen havayolu olmak ve Kuzey Atlantik’te de alternatif bir seçenek olmak istiyoruz. Bu amaçları da verimlilik ve esneklik ile başaracağımızı düşünüyoruz.

S: İzlanda banka sektörünün çökmesi havayolunu nasıl etkiledi?

BHG: Çok zor bir zamandı ve İzlandalıların yurt dışına seyahati az çok azaldıktan sonra, faaliyetlerimizi büyük ölçüde serbestleştirmek zorunda kaldık.

Yine de, bize büyük bir fırsat da sağladı. İzlanda hep pahalı bir güzergah olmuştu, ama çöküntüden sonra zayıf króna, müşterilerimize İzlanda’yı ziyaret etmeleri için iyi fiyatlar vermemize olanak sağladı. Çabuk davranmamız gerekiyordu ve çabuk davrandık. Pazarlama odağımızı ve satış çabalarımızı değiştirdik. Bazı güzergahlar kapandı, ama İzlanda için büyük potansiyeli olan diğer yeni rotalar eklendi. Bu, kapasiteyi 2008’den beri %50 kadar yükselttiğimiz Kuzey Amerika uçuşlarında açık bir şekilde görülüyor.

S: Eyjafjallajökull’un 2010’da patlaması bir kısım havacılık konularını vurguladı. Icelandair bu tecrübeden neler öğrendi?

BHG: Tekrar ediyorum ki, birçok diğer havayoluna çok farklı bir hikaye anlattığımızı düşünüyorum. Başlangıç olarak, volkan merkezimizden sadece 100 kilometre uzaklıkta. Daha önce de patlamalarla uğraştık, ama hiçbiri bununla kıyaslanamazdı.

Esas isteğimiz, gitmeye devam etmemiz ve dükkanı kapatmamamız. Aslında, rüzgarın yönü sebebiyle Avrupa’nın geri kalanı kapanırken, biz hala Amerika ve birçok Kuzey Avrupa güzergahına faaliyet sunuyorduk. Ama Avrupa tekrar açıldığında, Reykjavik’deki faaliyetlerimizi yine rüzgarın yönü sebebiyle durdurmak zorunda kaldık.

Bu gerçekleştiğinde, bazı çabuk kararlar aldık ve merkezimizi 12 gün boyunca faaliyet sürdürdüğümüz Glasgow, İskoçya’ya taşımayı başardık. Bu müthiş bir çabaydı, ama esnekşik ihtiyacı hakkında bazı değerli dersler öğrendik. Takımımız, müthiş bir takım ruhu gösterdi ve şirketimizi bu zor zamanlarda ayağa kaldırdı.

Patlama ayrıca, dünyanın ilgisini İzlanda’ya ve ülkenin doğasına yöneltti. Hemen, bunu pozitif bir fırsat olarak değerlendirdik ve hükümet ve burada bulunan turizm endüstrindeki diğer oyuncularla çok başarılı bir pazarlama kampanyası başladı. Patlamadan beri, İzlanda’ya gelen turist sayısında iki yılda büyük bir artış yaşadık.

Eğer karar vermede hızlı olursanız ve yeteri kadar esnek olursanız, bu kriz durumunda bile iyi iş fırsatları karşınıza çıkar.

S: Hükümet güvenlik sürecini nasıl geliştirebilir? Bu kadar büyük yolcu taşımayla, Icelandair’in güvenlik gerekliliklerini koordine etmeye düşkün olması gerekmez mi?

BHG: Kesinlikle. Merkezimizde oldukça kısa bir bağlantı zamanımız var ve basit ve etkili güvenlik sistemlerin önemli bizim için en başlıca konudur.

İhtiyacımız olan şey koordinasyon ve en iyi teknolojinin kullanımı. İleriye baktığımızda, hem süreci basitleştiren hem güvenliği arttıran teknoloji ve düzenleme çözümleri var.

S: Tek Avrupa Seması hakkındaki görüşünüz nedir? Hedeflerine ulaşması için uzun bir yolu var, yani yapılması gereken şey nedir?

BHG: Baskıya devam et, itiş gücünü arttır. Bu uzun süredir gündemde olan bir şey, ama kabul ettirmesi ve uygulaması nerdeyse imkansız.

Herkesin, Tek Avrupa Seması (SES)’nın havayolları ve çevre için hayati önem taşıdığını farketmesi gerekiyor. Şu anki verimsizliğin etkisi büyük. SES, kesin iş konularında ve hızlı uygulamalara odaklanmalı.

S: Teknoloji endüstrinin problemlerinin çoğuna cevap sunuyor mu?

BHG: Teknoloji, e-bilet, online rezervasyon ve şimdi mobil teknolojiyle gördüğümüz üzere verimlilik ve düşük ücrette ana konumuz. Teknolojiyi geliştirmek için önemli bir yatırım lazım, ama her zaman uzun süreli düşünmeli, potansiyel tasarrufları ve yeni teknolojinin hem havayoluna hem müşteriye getireceği verimliliği göz önünde bulundurmalıdır.

S: Yönetim şeklinizi nasıl tanımlardınız?

BHG: yönetimi basit, hızlı tutmaya ve harika kişilerin işlerini fazla müdahale olmadan yapmalarına izin vermeye çalışıyorum. Ben sadece takımın bir parçasıyım ve herkese her zaman beraber çalışmamız gerektiğini söylüyorum.

Ayrıca, çabuk kararlar vermemiz gerektiğini vurguluyorum. Yanlış bir karar vermek karar vermemekten daha iyidir.

S: Yarınki havacılıkta bir şeyi değiştirebilseydiniz, neyi değiştirirdiniz?

BHG: İlk olarak ve en önemlisi, havaalanı kesintileri ve vergilerinde düşürülmüş fiyatlar anlamına gelen düşük ücrete dayalı değer zincirini güçlendirmek. Ama ayrıca, adaleti ve açık rekabeti geliştiren tutarlı bir havacılık poliçesi geliştirmeliyiz. Müşteriye yönelik pazar gücü, küresel havacılık pazarını yönetmeli, hükümet düzenlemelerini değil.

İlgili Makaleler

- AJET -spot_imgspot_img

Son Dakika