2013 Cathay Pacific için nasıl şekilleniyor?
Refaha gerçek bir dönüşü görmeden önce, dünya ekonomisinin önce ayağa kalkması lazım.2010, uygun yakıt fiyatları, yoğun kargo talebi, iyi premium trafik ve ekonomi sınıfında yüksek yükleme faktörleriyle simgelenmiş mükemmel bir yıldı. Ama o zamandan beri küresel ekonomi zayıf durumda, kargo gücünü kaybetti ve yakıt fiyatları yükseldi.2013’ü değerlendirmek zor. Kristal küre bulutlandı çünkü piyasa çok değişken.
Geçtiğimiz birkaç yıl içinde Çin karşı karşıya kaldığımız zor durumlarda bir güç kaynağı oldu, ama onların bile ithal pazarları Avrupa ve Amerika’nın zayıflığından etkilendi. Yine de, Dragonair aracılığıyla Çin’e olan uçuşlarımızı arttırdık ve bu uçuşlar yeni güzergahları da içeriyor.
Çin’deki büyümenin yavaşlaması endişelenecek bir şey değil. Bu matematiksel bir gerçek. Sıra dışı bir büyüme oranıyla büyümeye devam edemezsiniz. Bir noktada biraz yavaşlamak zorundaydı ve 2013’te yine de %7 ile %8 arası bir büyüme başarabilecek, bu da kötü bir oran değil. Bu içsel bir büyüme olarak yani çok kargo taşımıyoruz, ama yolcu trafiği açısından iyi bir iş çıkarıyoruz.
Hong Kong’un üçüncü pistiyle ilgili devam eden bir çok tartışma var. Altyapı gelişimi, Cathay Pacific’in büyümesi için ne kadar önemli?
Hong Kong aslında bir ada şehri. Nerdeyse hepsi küresel temelde olan birçok iş alanı için bu şehir bölgesel bir merkez olarak görülüyor. Hangi şekilde bakarsanız bakın, bağlantı bu şehir için hayati önem taşıyor. İki pist konfigürasyonu, büyüme oranına bağlı olarak bu son 10 yılda bir noktada doyma noktasına ulaşacak. O zaman eğer küresel bağlantıyı korumak istiyorsak, havaalanında ek bir altyapıya ihtiyacımız olacak. Üçüncü bir pist önemli olacak.
Havaalanı Otoritesi ve hükümet bunun tamamıyla farkında. Belki de en önemlisi, yapılan bir anketin Hong Kong vatandaşlarının bile yeni altyapının gerekliliğinin farkında olduğunu ortaya çıkarması.London Heathrow da aynı zorluklarla karşılaşıyor, ama oradaki otoriteler farklı bir karara vardılar.
Aradaki fark, buradaki insanların bağlantının şehir için can damarı olduğunun farkında olması. Havaalanının şu anda yeterli derecede kapasitesi var ama ileriki zamanlarda Hong Kong vatandaşlarına ihtiyaç duydukları bağlantıyı sunmak için yeni bir piste ihtiyacımız olacak.
Hava Trafik Yönetimi havaalanındaki gelişmelerle paralel şekilde hareket edebiliyor mu?
Hava boşluğu kapasitesini geliştirmek için oldukça büyük çalışmalar yapılıyor. IATA ve ICAO da önemli bir rol oynuyor. Çin ve Hong Kong’daki Hava Trafik Yönetimi Büroları, bölgedeki trafiği akış halinde tutmak için hava sahasını büyütmeye odaklanmış durumda. Ve ben de başaracaklarından eminim.
Bölgedeki düşük ücretli havayollarının rekabetini nasıl ele alıyorsunuz? Diğer büyük havayollarını takip edip, kendi düşük ücretli şubenizi oluşturacak mısınız?
Dürüst olmak gerekirse, bir havayolunun iş modelinden çok, piyasanın yenilikleriyle ilgileniyorum. Ne de olsa, iş modeli sadece piyasada olanlara bir tepki olarak ortaya çıkıyor.
Piyasada olanlar da, müşterilerin değişimlerine bağlı olarak oluşuyor. Müşterilere ve ihtiyaçlarının nasıl değiştiğine odaklanırsanız ve bu gereksinimleri karşılarsanız, o zaman onların işlerini kazanma şansına sahip olabilirsiniz.
Müşterilerin farklı sebeplerle alışveriş yaptığını anlamak önemlidir. Yolcular seyahat olgusunu farklı şekillerde değerlendiriyor ve siz de buna saygı duymak zorundasınız.
Özetle, kendi düşük ücretli şubemizi oluşturmak gibi bir planımız yok. Bunun yerine, havayolunda sahip olduğumuz araçlarla müşterilerimizin gereksinimlerini karşılamaya odaklanacağız.
Modern piyasada havayolu birlikleri nasıl bir rol oynuyor?
Hiçbir havayolu küresel bir ürün sunmuyor ve bu yüzden özellikle seyahat için seyahat eden yolcular açısından birlikler oldukça önem taşıyor.
Tabi ki bir birlik bile, piyasa koşullarındaki her olasılığa cevap veremiyor. Bu da bizim, örneğin, Auckland’a olan seyahatler için Air New Zealand ile codeshare anlaşması yapmamızın sebebidir.
Tek dünya ittifakı, bu tür anlaşmalara olanak sağlıyor. İzin almamıza gerek yok. İttifak oldukça esnek ve havayollarının mantıklı olan anlaşmaları yapmalarına olanak sağlıyor. Bunun önemi oldukça büyük. Havacılık çok dinamik bir sektör. Birkaç yıl ileri sarın, o zaman yeni müşteri gereksinimleri ve yeni sorunlar ortaya çıkacaktır. Birlikler, havayollarının müşteri gereksinimlerine cevap vermelerine yardımcı olan başka bir araç görevi görüyor.
Yeni Dağıtım Özelliği (NDC), müşterilerinize servis sunma açısından ne kadar önemli olacak?
NDC, düşünce liderliğinin mükemmel bir örneği. 30 milyon yolcumuzun her biriyle seyahat ihtiyaçları hakkında görüşme yapabilmek, yeni teknolojiyle oldukça kolaylaştı. Fakat, bu da farklı yaklaşımlar ortaya çıkardı ve NDC standartları, yolcularımızla olan bağlarımızı bir sonraki seviyeye çıkarmamıza yardımcı olabilir.
E-nakliye, hava kargo sektörünün ihtiyaç duyduğu uzun dönemli bir çözüm mü?
Bu bir sır değil. E-nakliye, büyük bir önemi olan bir proje. Cathay takımı, e-nakliye projesini değerlendirdi ve bu projeyi onaylamakta herhangi bir tereddüde düşmedi. Bu konuya odaklandılar ve gerçekleştirdiler. Şu ana kadar, e-nakliye hakkında da iyi geri bildirimler aldık.
