İhalede en yüksek teklifi veren grubun içinde yer alan Limak Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, finansman sorununu çözerek ihaleye geldiklerini ve bu konuda hiçbir sorun yaşamayacaklarını söylemişti. Banka ve finans çevreleri, ihalede verilen rakamın oldukça yüksek olduğu konusunda hemfikir. Aynı çevreler, finansman ihtiyacının karşılanmasının kolay olmayacağını dile getiriyor. Bu konuda, bir dönem Hazine’de de görev yapmış bir bankacı da, benzer çekinceleri sıraladı. KDV’si ile yaklaşık 35 milyar dolara ulaşan ihale finansmanının, yurtiçindeki bankalardan sağlanamayacağını ifade eden bankacı, yurtdışında ise uluslararası finans kuruluşlarının çok özel projelere destek sağlayabileceğine dikkat çekti. Ancak uluslararası finans kuruluşları da kolay kolay her projeye onay vermiyor. Örneğin Katar ve Abu Dabi gibi Körfez’deki petrol gelirlerinin toplandığı ulusal fonlar da bu tür mega projelere destek sağlayabiliyor. Prenslere ait bu fonlar, çok özel fizibilite sunulmadığı takdirde finans desteğinde bulunmuyor. Yabancı finans kaynaklarını ikna edebilecek geriye tek bir yol kalıyor. Bu da, siyasi garanti.
Önde gelen bir bankanın genel müdürü de, mega projeye finansman bulunmasındaki zorluklar konusunda hemen hemen aynı çekinceleri paylaşıyor. İhaledeki rakamın çok yüksek olduğuna dikkat çeken genel müdür, Türkiye içinden bu rakama finansman bulmanın mümkün gözükmediğini ifade ediyor. Uluslararası bir bankacılık konsorsiyumunun projeye finansman sağlayabileceğini dile getiren aynı yetkili, bu alternatifin ise hem uzun süre alacağını hem de ağır kredi şartının önemli bir risk oluşturacağının altını çiziyor.
3. havalimanı ile ilgili kafaları karıştıran pek çok konu var. Bunlardan biri de, sağlanan kredinin ne kadar yeterli olacağı. Havalimanını işletecek Limak Grubu, devlete her yıl yaklaşık 850 milyon Euro’ya yakın kira bedeli ödeyecek. Yani 10 yılda yaklaşık 8 milyar Euro ödenmiş olacak. Bunun yüzde 20’lik kısmı olan 2 milyar Euro öz kaynak, 6 milyar Euro da krediden karşılanacak. Kredinin de, yıllık 350 milyon Euro faizi olacak. Yani Limak Grubu’nun, yıllık 1,2 milyar Euro’nun altında gelir elde etmemesi gerekiyor. Bu yüzden sağlanacak krediye rağmen ilk 5-7 yılda ilave sermaye konulacağı öngörülebilir. Daha sonraki yıllarda ise gayrimenkul geliştirme projeleri ve yolcu sayısındaki artış ile bir denge sağlanabilir. Her şeye rağmen, havalimanını işleten grubun ilk 5 yıl oldukça zorlanacağını söylemek gerekir.
Faturasını yolcu ödeyecek
Bu kadar yüksek fiyatın faturası ne yazık ki yolcuya çıkacak. Havalimanındaki ayakbastı ücreti 20 Euro’ya çıkarılacak. Bu rakam Atatürk Havalimanı’nda 15 dolar, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ise 15 Euro. Konma ve konaklama ücretleri, yer işletme hizmetleri, yolcu hizmetlerindeki artışlar nedeniyle de havayolu şirketleri biletlere zam yapacak. Havalimanındaki kira bedellerinin yüksekliği nedeniyle restoran ve diğer mağazalardaki ürün ve hizmetler de diğer havalimanlarından çok yüksek olacak.
