Fileleftheros haberi “’Üçüncü Yol’ Fikirleri… Türkler ‘Pratik Çözümler’ İçin Sorunların Halli Mekanizması Öneriyor… Ankara’dan Uçuş Güvenliği Konusunda Kıbrıs Türk –Rum Ortak Komite Kurulması Konusunda ICAO’ya Müdahale” başlığıyla akardı.
Gazete Ankara’nın ve Londra’nın; uluslar arası konferans çağrılmadığına göre Kıbrıs sorununda yürütülmekte olan prosedürün devrini tamamladığı; müdahil tarafların ve uluslar arsı camianın yorulduğu, müzakerelerin ilânihaye devam edemeyeceği tezini öne çıkarmaya çalıştığının açık olduğunu yazdı.
Bu yaklaşım temelinde Türk tarafının; bütün senaryoların ve iki tarafın işbirliğine ilişkin fikirlerin incelenmesi gerektiğini vurguladığına işaret eden gazete “kısacası, ‘yan yana yaşayacak’ iki varlığın işbirliği ile sorunların halline ilişkin formüller savunuyorlar” ifadesini kullandı, şöyle devam etti:
“Bunun için; detay vermeksizin, hidrokarbonlar konusunda işbirliğinden, hatta enerjiden ve güven yaratıcı önlemlerden söz ediyorlar. Her zaman da Kültürel Miras Komitesi’nin başarılarını öne çıkarıyorlar.
Ankara’nın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB dönem başkanlığını devralması arifesinde, değerini düşürmek maksadıyla sistemli bir şekilde sorun yaratmaya çalıştığı ortadadır. Buna paralel olarak mütemadiyen, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni küçümseme, işgal rejimini yüceltme oyununu oynuyor.
Ankara’nın ve sahte devletin son zamanlarda çabalarını doğrudan uçuşlar üzerinde yoğunlaştırmaları da tesadüf değildir. Türkler, ‘Timbu’ya (Ercan) bir uçak inse ne olacak, bu tanınma anlamına gelmez’ diyorlar. Buna paralel olarak siyasi-diplomatik bir manevra olarak tuttukları Maraş meselesini de kalıcılaşması için açık bırakıyorlar.
Türk tarafınca ortaya konulan fikirler açıkça, üçüncü tarafların yardımıyla, Kıbrıs sorununun çözümü için bir ‘üçüncü yol’ açmak için baskı yaptıklarını gösteriyor. Ancak bunun olması içini Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik ‘yaratıcı düşünce’ olması gerektiğine işaret ediyorlar. Ankara’nın, doğalgaz çıkarılmasının da ışığı altında, bölgemizde stratejik denetime sahip olma projelerini terk etmesi söz konusu değildir. Bu nedenle yapacağı bütün hareketler bu stratejik yaklaşımına dayanacak.”
