spot_img
spot_imgspot_img
22.5 C
İstanbul
Cumartesi, 27 Temmuz 2024

Geçmişten Günümüze Milli Uçak

Seçtiklerimiz

Eylül 2014 Tarihinde Boeing Türkiye Temsilcisi Dunn “Türkiye’nin yolcu uçağı üretmesi için bilgisi, yeteneği, kaynağı ve tecrübesi var” ve ‘’Türkiye’nin yerli uçak yapmasının önünde hiçbir engel olmadığını’’ söylemişti. Elin Amerikalısı bizi bizden iyi tanıyor ve ayrıca bize yol gösteriyor. Sanki biz Dünya’dan bihaber ve bir şey bilmiyormuşuz gibi.

1944 Tarihinden günümüze milli uçak üretimini engellediğimizden bu yana çok şey kaybettik. Aradan yıllar geçmesine rağmen değişen pek bir şeyin olmadığını görmekteyiz.

Yıl 2015: Türkiye’nin bölgesel uçağı sloganıyla başlatılan yerli uçak projesi TRJET duyuruldu. Seçim öncesi reklam ve tanıtım malzemesi yapıldı ve sonra milli TRJET projesi sessiz sedasız bir şekilde rafa kaldırıldı.

Peki, geçmiş yıllardan ne farkımız var. Karşılaştırma yaptığımız da 1925 -1944 yılların da daha çok mesafe aldığımız aşikâr. Üzülmemek elde değil. Biliyorum Türkiye’de Vecihi Hürkuş ve Nuri Demirağ’lar var. Fakat Hürkuş ve Demirağ gibi elleri kolları bağlı, aynı dertten yakınıp durmaktalar. Dünyanın en büyük havalimanı için kolları sıvadık ama havacılık alt yapımıza hala sağlam temeller atmış değiliz. Sivil havacılığımız hala istenilen ivmeyi yakalamış değil.

Türkiye’nin sivil havacılığı 10 havayolu, 10 uçuş okulu ve yine aynı rakamlarda teknik bakım haricinde balon, paraşüt, planör v.b oluşmakta. Avrupa ülkeleri olan Yunanistan, Polonya, Litvanya, Macaristan, Romanya, Çek Cumhuriyeti ve İspanya dahi havacılıkta rakamsal olarak Türkiye’yi geçmiş durumda. Çok iyi biliyoruz ki saydığım ülkelerin birleşimi bir Türkiye etmez. Düşünün yıllarca himayemizde olan ülkeler dahi Türkiye’ye fark atmış durumda.

Sizce çok acı bir durum ve yeterince açık bir sebep değil mi? Neyi bekliyoruz peki? Geçmişten ders almayıp bir 100 yıl daha tüm dünyayı seyretmeyi mi? İşte bunu düşünmek insanın tüylerini diken diken etmeye yetiyor. Aziz Türk Milleti olarak artık aynı acıları yaşamak ve aynı hataları yapmak ve topyekûn bedel ödemek istemiyoruz.

Üzüleceğiniz başka bir örnek de vermem gerekirse; Bakınız Türkiye’de ki tüm havayollarının uçak filosu 550 civarında, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) ise sadece bir havayolu olan US Airways’in filosu 1.100 uçaktan oluşmakta bu ne demektir bilir misiniz? Yani ABD’de sadece bir havayolunun filosunun yarısı, Türkiye’de ki tüm havayolu firmalarının toplam filosu kadardır.

Kısaca Geçmişte Kronolojik bir gezinti yaptığımızda; gerçeklerle daha iyi yüzleşeceğiz.!

  • 28 Ocak 1925: ilk Türk uçağı Vecihi K VI
  • 18 Şubat 1925: Türk Tayyare Cemiyeti Kuruldu
  • 6 Ekim 1926: Kayseri uçak montaj ve üretim fabrikası açıldı
  • 16 Eylül 1926: Türkiye’de ilk paraşüt gösterisi Ankara’da yapıldı
  • 16 Eylül 1930’: ilk Türk sivil uçağı Vecihi K-XIV
  • 30 Eylül 1930: Vecihi Hürkuş kendi yaptığı uçakla Göztepe’den Yeşilköy’e uçtu
  • 20 Mayıs 1933: Devlet Hava Yolu İşletmesi – DHY kuruldu
  • 17 Ekim 1936: Nuri Demirağ Beşiktaş’a uçak atölyesi kurdu. Sivas’ta uçak fabrikası açtı.
  • Yeşilköy’de pist, uçak atölyesi ve gök okulunu yaptı ve 1943’ekadar 290 pilot mezun etti. İlk yerli paraşütü üretti.
  • 11 Şubat 1944: NU.D.38 altı kişilik çift motorlu yolcu uçağı yapıldı ve savaş uçağı özelliğine de sahipti

Kısaca geçmiş tarihimize baktığımız da o zamanın şartlarında; uçak fabrikası kurulmuş, milli uçak yapılmış, Hava yolu kurulmuş, uçuş okulu açılmış, mühendis yetiştirilmiş, pilot mezun edilmiş ve havacılıkta daha nice başarılı işlere imza atılmış. Demem şudur ki; günümüzle kıyasladığımızda ağlayacak halimize gülmemiz çok manidardır. Kabuğumuzu kırmamız gerekirken;

Aziz Milletimiz hala çiftlik bank yolsuzlukları, şeker fabrikalarının kapatılması, tütün fabrikalarının kapatılması, et balık kurumlarının kapatılması v.b birçok milli kurumlarımızın özelleştirilmesi gibi akla hayale gelmeyen işlerle perişan ve mağdur edilmeye devam edilmektedir. Gelecek geçmişin yansımasıdır, temennim bir 100 yıl daha aziz milletimizin 1948 tarihindeki gibi Marshall yardımı revahatine kapılmayıp aynı hatalarla geleceğinin söndürülmemesi ve en kısa zamanda çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmasıdır.

Bir gün Nuri Bey’den uçak satın almak için başlatılan bir bağış kampanyasına katılması istendi.

Nuri Bey’in tarihe damgasını vuracak cevabı şu şekildeydi:
“Benden bu millet için bir şey istiyorsanız, en mükemmelini istemelisiniz. Mademki, bir millet tayyaresiz yaşayamaz, öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim.”

İyi Haftalar, Kalın sağlıcakla….

Not: Bu konuyu İlerleyen aylar da daha detaylı sizlerle paylaşmayı düşünüyorum

İlgili Makaleler

- Corendon -spot_img

Son Dakika