Yörük Sanayici ve İş Adamları Derneğinin (YÖRSİAD) düzenlediği nisan ayı toplantısında konuşan Ersoy, başarı hikayesini anlattı.
Babalarının kendilerine bıraktığı tek sermayenin "kontrol edemediğin iş senin işin değildir" sözü olduğunu belirten Ersoy, global rekabette nasihatin ne kadar doğru olduğunu yıllar sonra anlayabildiklerini ifade etti.
İkiz kardeşi Mehmet Ersoy ile ticarete Alman Lisesinde okurken 16 yaşında öğrenci turları yaparak başladıklarını anlatan Ersoy, "Yaklaşık 10 bin kişiyi direkt istihdam ediyoruz. 20 bin kişiye dolaylı istihdam ediyoruz, aileleriyle yaklaşık 60 bin Türk vatandaşının geçimini sağlıyoruz" diye konuştu.
Seyahat acentesi kurduklarında rakip şirketlerin "bunlar baba parasıyla yapıyor, paraları bitince çekilir, biterler" diyerek kendilerini küçümsediklerini belirten Ersoy, şunları kaydetti:
"Antalya’da 2006 yılında Dönerciler Çarşı’sında bomba patladı. Bizim turizm pazarında yükselmemiz o zaman oldu. O zamana kadar turizm üst seviyede giderken o bomba patladıktan sonra her şey iptal oldu. Yatırımcıda korku vardı, Türk acentelerine parayı kaptırırsan ne olur deniyordu. Bizi rakip görenler ‘babaları zengin bir şey olmaz’ diye dedikodu çıkardı. Rakibimiz tarafından önümüz açıldı. Şansımız yaver gitti."
İnternetin yaygınlaşmadığı zamanlarda global rekabetin olmadığını vurgulayan Ersoy, bir şirketin kurulup para kazanacak hale gelmesinin 5 yılı bulduğunu aktardı.
Hiçbir rakibin küçümsenmemesi gerektiğini ifade eden Ersoy, "Rakibinizin her zaman ilerleyeceğini, ciddi rakip olarak karşınıza çıkabileceğini göz önünde bulunduracaksın. Pazara yeni bir oyuncu girse onu takibe alırız. Onun büyüme şansına müsaade etmeyiz. Global dünyanın yeni oyun kuralları bu" diye konuştu.