ACI EUROPE’ten Acil Çağrı: Schengen Giriş-Çıkış Sistemi Havalimanlarında Ciddi Aksamaya Yol Açıyor
Avrupa havalimanlarını temsil eden ACI EUROPE, 12 Ekim 2025’te devreye alınan Schengen Entry-Exit System (EES) nedeniyle yaşanan operasyonel sorunların acilen gözden geçirilmesi çağrısında bulundu. Birlik; European Commission, eu-LISA, Frontex ve Schengen üyesi ülkelere, sistemin mevcut haliyle havalimanlarında ciddi yolcu deneyimi ve güvenlik riskleri doğurduğunu bildirdi.
Sınır İşlemleri %70’e Kadar Uzadı
ACI EUROPE’e göre EES’in uygulanmasıyla birlikte birçok havalimanında sınır geçiş süreleri %70’e varan oranlarda uzadı. Yoğun saatlerde bekleme süreleri üç saate kadar çıkarken; Fransa, Almanya, Yunanistan, İzlanda, İtalya, Portekiz ve İspanya’daki havalimanları en fazla etkilenenler arasında yer alıyor. Uzayan kuyruklar, terminal içi akışları bozarak bağlantılı uçuş risklerini ve operasyonel baskıyı artırıyor.
Teknik ve Operasyonel Eksikler
Birliğin tespitlerine göre aksamaların başlıca nedenleri şunlar:
- Sık sistem kesintileri ve istikrarsız yazılım performansı
- Self-servis biyometrik kioskların eksikliği veya devre dışı kalması
- Otomatik Sınır Kontrol (ABC) kapılarına sınırlı erişim
- Ön kayıt (pre-registration) uygulamasının etkin biçimde devrede olmaması
- Sınır polisi/personel yetersizliği
Bu unsurların bir araya gelmesi, özellikle yoğun dönemlerde terminal kapasitesinin aşılmasına yol açıyor.
Eşik Artışı Uyarısı: Sistemik Risk Kapıda
ACI EUROPE Genel Direktörü Olivier Jankovec, 9 Ocak’ta EES kayıt kapsamının %10’dan %35’e yükseltilmesinin mevcut sorunları katlayacağını vurguladı. Jankovec’e göre bu artış, sistem haftalar içinde istikrara kavuşmazsa, yaygın operasyonel kesinti ve emniyet riskleri doğurabilir.
Esneklik Talebi ve Yol Haritası
Birlik, EES’in hedeflerini desteklediğini yinelemekle birlikte; sistem stabilitesi sağlanana kadar uygulama takviminde esneklik, kapasite artırımı, teknik iyileştirmelerin hızlandırılması ve personel takviyesi çağrısı yapıyor. Aksi halde, havalimanlarında geniş çaplı operasyonel başarısızlık riskinin artacağı uyarısında bulunuluyor.
