Hollanda’da 2009 yılında düşen uçaktan ağır yaralı kurtulan Sevgi Kalan Suna, kazandığı tazminatla açtığı restoranda, yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı. Suna, "Uçak düşmüş, uyandığımda hiçbir acı hissetmedim. Bacağımı çektiğimde etlerimin döküldüğünü gördüm. Elim kanlıydı, ıslaklığını hissettim. O anda bayılmışım zaten. Sonradan duyduğuma göre yolcunun biri beni dışarı çıkarmış, öldü diye bırakmış, folyoya sarmışlar" dedi.
2009’un Şubat ayında Amsterdam’a inerken tarlaya düşen yolcu uçağından ağır yaralı kurtulan 4 çocuk annesi Suna, yaşadığı kazayı ve kaza sonrası süreci gözyaşları içerisinde anlattı. Suna, "2009’da on günlüğüne Ankara’ya annemlere geldim, babam biraz rahatsızdı. Kendim Rotterdam’da kalıyorum. 33 senedir Hollanda’dayım. Dönüşte aktarmalı olarak İstanbul’dan gidiyordum. Bineceğim uçağı gördüğümde, hiç hissetmediğim duyguları yaşadım. Senelerdir çok uçağa bindim, o güne kadar öyle duyguları o derece hissetmemiştim. -Allah’ım çocuklarıma kavuşmayı nasip eyle- dedim. Aklıma ne dua gelirse o gün okudum, içim kıpır kıpırdı" diye konuştu.
Uçuş sırasında herşeyin normal olduğuna dikkat çeken Suna, "Pilot, inişe geçeceğimizi haber verdiğinde, iniş esnasında ne kadar zaman bilmiyorum büyük bir gürültü oldu, çok sarsıldık. Büyük bir sarsıntıyla belki 30-35 saniye sürmüştür. -Herşey bitti- dediğim andı o an. Gerçekten anlatılmayacak bir andı. Hatırladığım sadece -yavrularım- dediğim, çünkü ben çocuklarımı öksüz büyüttüm, onların babaları yoktu" dedi.
Uçağın düşüş anını hatırlamadığını anlatan Suna, kendine geldiğinde oksijen tüplerinin sallandığını gördüğünü belirtti. Suna, uçağın ön tarafında cam kenarında olduğunu söyleyerek, "Uçak düşmüş. Uyandığımda, hiçbir acı hissetmedim. Bacağımı çektiğimde etlerimin döküldüğünü gördüm. Elim kanlıydı, ıslaklığını hissettim. O anda bayılmışım zaten. Sonradan duyduğuma göre yolcunun biri beni dışarı çıkarmış, öldü diye bırakmış, folyoya sarmışlar" ifadelerini kullandı.
"TEKERLEKLİ SANDALYEDE OLDUĞUM ZAMAN ÇOK ÜZÜLÜYORDUM"
On gün hafızasının yerinde olmadığını anlatan Suna, on günün sonunda sadece annesi ve babasını hatırladığını belirtti. Suna, 8 aylık bir tedavi gördüğünü ve 25 Mayıs’a kadar Hollanda’daki hastanede kaldığını ifade ederek, "Önce uzun bir süre sırtüstü yatmak zorundaydım, bel kırığı ve omurilik kırığından dolayı. Bacaklarım ameliyatlıydı, demirler girmiş parçalanmıştı. Ben o psikolojiyle -Ankara’da annemlerin yanında tedavi görmek istiyorum- dedim. Ankara GATA’da tedavi gördüm. Onların hepsine teşekkür ederim, onların sayesinde ayakta kaldım, tekerlekli sandalyeden dimdik ayağa kalktım" şeklinde konuştu.
Suna, Hollanda’da çıkan raporda, kazanın uçağın yükseklikölçerden birinin bozuk olması nedeniyle gerçekleştiğini ve teknik bir arıza kaynaklı olduğunun yer aldığını kaydetti. Ailesinin maddi manevi desteği çok olduğunu belirten Suna, "Türk Hava Yolları bana manevi her türlü desteği verdiler. Aileme de maddi manevi destek verdiler. Onlara çok teşekkür ederim, herkesin desteğiyle ayağa kalktım.
-Yavrularımın bana ihtiyacı var- dedim. Tekerlekli sandalyede olduğum zaman çok üzülüyordum onlara yük olacağım diye. Allah’ıma çok şükür kuvvetli bir kadınım, dimdik ayaktayım. Ağrılarım var mı var, ama şikayetim yok şükürler olsun Allah’ıma. Beterin beteri olabilirdi" şeklinde konuştu.
Suna, medyada yüklü bir tazminat aldığına dair çıkan haberlerin tamamen yanlış olduğunu belirterek, kendisinin hiç kimseye bir miktar telaffuz etmediğini ve yazılan miktarın tahmini bir miktar olduğunu anlattı. Suna, şu an açtığı restoranda mutlu olduğunu kaydederek, ekmeğini başkalarıyla paylaşmaktan duyduğu memnuniyeti anlattı.
