spot_img
spot_imgspot_img
22.5 C
İstanbul
Cumartesi, 27 Temmuz 2024

Hava Kuvvetleri şaibe altında kalacak

Seçtiklerimiz

Muhsin Yazıcıoğlu, 4 arkadaşı ve İhlas Haber Ajansı Muhabiri İsmail Güneş’in  hayatını kaybettiği olayın soruşturması hala Özel Yetkili Malatya Cumhuriyet Savcılığı’nda sürüyor. Helikopterin düşüşünün üzerinden 4.5 yıl geçti. Zaman zaman sansasyonel iddialar gündeme getiriliyor. Soruşturmanın akıbetinin Özal ve Eşref Bitlis dosyaları gibi olmaması için her gelişmeyi sıkı takip eden, en üst makamları harekete geçiren, her belge, tanık ve iddiayı savcılığa ileten BBP de, 4.5 yıldır ısrarını sürdürüyor.BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’yle süreci ve gelinen noktayı konuştuk. Olaydaki somut şüpheleri tek tek sıralayan Destici, “Bunlar ortadan kalkmadan kimse bize bunun kaza olduğunu söyletemez” diyor.

Mustafa Destici’nin yaptığı açıklamalar şöyle:

Bu soruşturma, benzer faili meçhul davalarla kıyasladığımızda Türkiye’de en iyi takip edilen dosyadır. Aileyle birlikte peşinde olmasaydık dosya çoktan kapanırdı. Artık sivil havacılıkta hiçbir şey eskisi gibi değil. Kimse “kaza oldu-bitti” diye üstünü kapatamaz. Eskisi gibi ruhsat verilmiyor. Bu iş milat oldu. Ama bedelini Muhsin Başkan ve arkadaşlarımız ödedi.

Yüzde 1 olsa da kaza ihtimali var mı?

Var. Bazen olmayacak şeyler biraraya gelir, milyonda bir ihtimaller gerçekleşebilir. Suikast-sabotaj ihtimali var mı? Yüksek oranda vardır. Elimizde birçok somut bilgi var. Örneğin;  ”Kurtuldu, geliyor” bilgisi. (Yazıcıoğlu için) Bu, somut bilgi, kaynağı belli.
Helikopterin düştüğü yer tespit ediliyor, 46 saat farklı yerler aranıyor.Görevleri olmadığı halde muvazzaf üç-dört asker, helikopterin üzerinde çalışma yapıyor ve GPS aletlerini söküyorlar. 9 ay tutuklu kalıyorlar.

Bölgedeki hava hareketliliği. Devletin tepesinde dahi ‘helikopteri uçaklar düşürdü ama bilerek mi, yanlışlıkla mı’ kanaati oluşmuşsa o hareketlerin ortaya çıkarılması lazım.

Olaydan 160 dakika sonra iki helikopter J koduyla iniyor, biri olay yerinde 7 dakika kalıyor. Diğerinin kalkış saati belli değil. Bunu muvazzaf bir asker söylüyor ve gizli tanıklık yapıyor.

Eğer bu doğruysa başka bir şey konuşmaya gerek yok. Bunun için ne yapılmalı?

Hava Kuvvetleri’nde Hava Muharebe Modülü diye bir merkez var. Bütün uçuşlar buradaki sistemle kontrol ediliyor. Veriler 5 yıl saklanmak zorunda. Biz şimdi 5. yıla doğru gidiyoruz. Eğer oraya girilip bakılmazsa Hava Kuvvetleri daima şaibe altında kalacaktır.

Otopsilerle ilgili konu da var; Üç rapor da birbirini tutmuyorsa şüphelenmek ve üstüne gitmek hakkımız değil mi?

Beklentimiz var

Devlet dosyadan elini çekmemeli

İSTİSMARA DİKKAT:
Bugün bu hadiseyle ilgili ne konuşuluyorsa ne ortaya çıkarılmışsa hepsi dosyada var, savcılık tarafından soruşturuluyor. Rüya görüp anlatanları bile gönderdik savcıya. Birisi dedi ya “İki rekat namaz kılmış, görüntüler var. Ben gördüm.” Bütün bunları iddia eden arkadaşları savcıya götürmüşüz. O ifadelerini almış. Dolayısıyla çıkıp bunu basınla paylaştığınız zaman savcılık bir soruşturma yürütüyor. Bu gerçekse karşıdaki adam tedbirini almayacak mı, yok etmeyecek mi görüntüyü. Niye gizlilik kararı var bu dosyada? Haber değeri var ama burada hassas olmamız lazım. Biz bilgileri kamuoyuyla dosyaya zarar verilmeyecek biçimde paylaşıyoruz. Herkes istismar edebiliyor. Görüyoruz, mesela adam yıllar sonra ortaya çıkıyor, ne davayı, ne dosyayı biliyor, ne BBP’yle yakınlığı var. Sadece gündeme gelebilmek, meşhur olmak için, dosyayı saptırmak için iddialarda bulunuyor. Bir kere sormak lazım ‘5 yıldır neredeydin?’

BİR DAHA CESARET EDEMEZLER:
Devletin başı elini çekerse, hükümetin başı arkasında durmazsa, kamuoyu ve basın arkasında durmazsa bu dosyanın aydınlığa çıkarılması zor. Bizim beklentilerimiz var. Olayon aydınlatılması, eğer suikast veya sabotajsa, örgütlü bir suçsa Türkiye’nin geçmişindeki bu tür yapıların ortaya çıkmasına neden olacaktır. Hiç kimse bir daha böyle bir şey yapmaya cesaret edemeyecektir. İlerideki benzer hadiselerin de önünü kesecektir.

KAN DAVASI PEŞİNDE DEĞİLİZ:
Bir kan davası peşinde ne Muhsin Yazıcıoğlu oldu ne de biz oluruz. Ecel Allah’ın takdiridir. Buna iman ediyoruz, buna teslim olmuşuz ama elbette ki varsa bu olayın faillerini ortaya çıkarmak hakkımızdır. Bunun İslam’la ters düşen bir tarafı yoktur. Bu süreçte kimsenin haksız yere suçlanmasını da istemiyoruz.

EN BÜYÜK HAKSIZLIK

Derin yapıyla mücadele etti

BBP Lideri Mustafa Destici, merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nu derin yapılarla ilişkilendirilmeye çalışanları uyardı. Destici şöyle dedi: “Bunu överek yapanlar var, döverek yapanlar var. Bunu reddediyorum. Muhsin Yazıcıoğlu’na en büyük haksızlık budur diye düşünüyorum. Onun hayatı, ailesi, köyü, kasabası ortada, nerden geldiği ortada. Muhsin Yazıcıoğlu, tertemiz, saf bir Anadolu evladıdır. Kendisini vatanına, milletine, davasına adamış ve bu uğurda da en ağır bedelleri ödemiş biridir. Ömrü derin yapılarla mücadeleyle geçmiştir. Nasıl derin yapılarla ilişkilendirip kamuoyuna böyle lanse edebilirsiniz? Bunu yapanları uyarıyorum. Buna sabredemeyiz, buna mutlaka cevabımız olur.”

İlgili Makaleler

- Corendon -spot_img

Son Dakika