Almanya İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, Düsseldorf şehrinde gözaltına alınan ve El Kaide üyesi olduğu açıklanan üç kişiye uçak yolcuların bilgileri sayesinde ulaşıldığını söyledi. Avrupa Birliği (AB) ülkeleri sekiz yıldır ABD’ye yolculuk yapanların verilerini bir anlaşma uyarınca ABD’ye veriyor. Bakan Friedrich’in açıklaması çok tartışılan bu yöntemi destekleyenlerin elini güçlendirmiş oldu.
Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) İçişleri Bakanı Friedrich, Rheinische Post gazetesine yaptığı açıklamada, “Amerika tarafından bazı sanıkların göze batan ve alışılagelmemiş uçuşları hakkında bilgilendirildik.” diyerek, uçak yolcuların bilgilerinin ‘Düsseldorf-Hücresi’ olarak adlandırılan üç sanığa ulaşılmasında önemli rol oynadığını belirtti.
Yolcu bilgilerinin kaydedilmesi ve diğer bir ülkeye verilmesi konusu çok tartışılan konulardan biri. Bakan Friedrich ise istihbaratın topladığı bilgilerin rastgele oluşmadığına, yasal çerçevede yapılan sistematik araştırma ve soruşturmanın sonuçları olduğunun altını çizdi. Friedrich ayrıca bu durumun uzatılması gündemde olan ‘anti-terör-yasası’ için de geçerli olduğunu söyledi.
Diğer taraftan AB içi ve diğer ülkelere seyahat yapanların verilenin kaydedilmesi konusu AB Komisyonu tarafından bu yılın başında ele alındı. AB Komisyonu, Avrupalı uçak yolculara ait bilgilerin kaydedilmesi ve 5 yıla kadar verilerin arşivlenmesi, güvenlik makamların ise terör şüphesi üzerine bu bilgilere doğrudan erişmesi konusunu müzakere ediyor. Yaklaşık iki yıl içinde AB Parlamentosu’nda onaylanması öngörülen yeni düzenleme çerçevesinde havayolu şirketleri yolcularına ait 19 ayrı bilgiden oluşan rezervasyon bilgilerini kalkış ve varış istasyonlarındaki güvenlik yetkilerine iletme zorunda kalacak. Ancak Avrupalı güvenlik yetkilileri yolcuların siyasi görüşü, etnik kökeni ve hangi dine mensup olduğu veya sağlık durumu gibi çok özel bilgilere erişilemeyeceğine dikkat çekiliyor.
