Korean Air Başkanı ve CEO’su Yang Ho Cho, endüstride yaklaşık 40 yıldır öğrenilen dersler hakkında konuştu.
S: Havayolunuz ne kadar iyi bir faaliyet sunuyor? Kargo işinizin büyük bir parçası ve kargo rakamları bir süredir çok da teşvik edici değil.
YHC: Küresel iş çevresinin zorlayıcı olduğu doğrudur. Bir yolcunun bakış açısından baktığımızda, havayolu iyi faaliyet gösteriyor. Ama kargo sayılarının cesaret kırıcı olduğunu söylemekte haklısınız. Kargo gelirimizin %30’unu oluşturuyor, yani bu sektörde potansiyelimizi maksimuma çıkarmak bizim için çok önemli.
Dünya genelindeki ekonomik krizden kimse muaf değil. Korean Air’de, konuları analiz ediyoruz ve krizi atlatmaya odaklandık. Havayolu doğru yönde hareket ediyor ama henüz yeterince hızlı hareket etmiyoruz. İşin püf noktası, yenilik yapmaya ve faaliyetlerimize ve süreçlerimize yeni baştan bakmaya devam etmektir.
Boeing 747-8 uçağı gibi yeni uçaklar büyük bir rol oynuyor ama etkili bir şekilde faaliyet sunmak herkes için geçerlidir.
S: Ağınız Orta Asya’ya doğru büyüyor. Bu bölgeyi gelecek için iyi bir pazar olarak görüyor musunuz?
YHC: Bir süre önce, Özbekistan başkanıyla buluştum ve ülkesinin Orta Asya için önemli bir merkez olma isteklerinden bahsetti. Rakamlara ve coğrafyasını inceledim. Navio Havaalanı, Tashkent Uluslararası Havaalanı gibi iyi performans gösteriyor. Açıkçası, merkez olma potansiyelleri mükemmel. Pazarı geliştirmek için onlarla beraber çalışıyoruz. Bu uzun dönemli bir sorumluluk. Benim felsefem kısa süreli değil, uzun süreli kazançlara dayanuyor.
Büyüyen ağımız sadece Orta Asya ile sınırlı değil. Latin Amerika ve Orta Doğu’yu da düşünüyoruz. Riyadh ve Cidde’ye servis başlatıyor olacağız.
S: SkyTeam birliği Korean Air’in stratejisinde önemli bir rol oynuyor mu?
YHC: Bir birlik, doğru ortakları bulmakla ilgilidir böylece herkes ortak fayda için beraber çalışabilir. Birliğin güzelliği de buradadır. Biz SkyTeam ile 12 yıl önce 5 havayolu ile ortaklığa başladık ve şimdi birlikte 18 tane üye bulunuyor.
Fakat birliğin amacı miktar değil kalitedir. Herkesin sadece servis kalitesini değil etkinliğimizi de geliştirmek için aynı standartları kullanmalarını sağlıyoruz.
Yeni üyeler konusunda çok dikkatliyiz. Tüm yeni üyeler ortaklarla yakın bir şekilde çalışmalıdır. Yani eşit bir fırsat ve karşılıklı bir düzenleme olmalıdır. Bunun anlamı ise, yeni havayolunun birliğe bir fayda sağlaması ve bizim de karşılığında yeni üyemize bir fayda sağlamamızdır.
S: Incheon havaalanı Korean Air’in geleceği için ne kadar önemli?
YHC: Incheon ile gurur duyuyoruz. Dünyadaki en iyi havaalanlarından biri. Fiyatlara ve harcamalara dikkat verirken, kendi servis seviyelerimize ayna tutan kaliteli bir tesistir. Aslına bakarsanız, 2009’da, fiyatları kontrol etmeye olan sıradışı bağlılığını gösteren lider havaalanlarına verilen IATA’nın Eagle Ödülü’nü teslim aldı.
Ama her işte olduğu gibi, Incheon da bazı zorluklarla karşılaşıyor. Incheon; Şangay, Pekin ve Tokyo’daki havaalanlarıyla rekabet etmek zorunda.
Kore hükümeti, Incheon’un devam eden başarısını garantiye alma amacıyla özel sektörden bir özkaynak almayı düşünüyor. Bir havaalanını özelleştirmenin hem avantajları hem dezavantajları vardır.bu gerçekten tesisi kimin işlettiğine ve mevcut bulunan anlaşmanın yapısına bağlı. Ben sadece bir müşteri olacağım, ama zamanı gelince doğru kararın verileceğinden eminim.
S: Teknoloji seyahat tecrübesini nasıl değiştirecek?
YHC: Şimdiden seyahati hatrı sayılır derecede değiştirdi. Örneğin, rezervasyon ve check-in artık mobil telefonlarla yapılabiliyor. Müşteri beklentileri değişir ve havayolları buna ayak uydurmak için yenilikler yapmak zorundadır. Yolcularımızın havayollarından oldukça büyük beklentileri var ve bu beklentilere cevap verebilmek için sürekli olarak yeni fikirler üretmek durumundayız.
Havayollarının önce yolcuların ihtiyaçlarını göz önüne alması önemlidir. Bir havayolu, biz şuna yatırım yapacağız ve müşteriler bunu kullanmak zorunda diyemez. Bu yeniliği müşterilerin istediğinden emin olmalı ve daha sonra ise beklentileri karşıladığımızdan emin olmalıyız.
S: Sosyal medya, endüstrinizde yeri olan bir teknoloji midir?
YHC: Sosyal medya formları her zaman bizim işimizin bir parçasıdır. Daha önce farklı isimleri vardı ve farklı teknolojiler kullanılıyordu, ama ana prensipler aynı. Konu, bir iletişim linki kurmaktır. Bugünün sosyal medyası, iş yapma şeklimizi değiştiriyor. Bu yüzden, sosyal medyayı kullanacağız ve başka bir değişim olduğunda ona adapte olacağız.
Havayolu için sosyal medyaya bakan bir departmanımız var ve ticari bir Facebook sayfamız da bulunuyor.
S: Yönetim şeklinizi nasıl tanımlarsınız?
YHC: Havayolu endüstrisi çok özelleşti. Ben kendi rolümü harmanlaşmış bir rol olarak görüyorum. Bu, insanların bir arada çalışmasını sağlamak ile alakalı. İnsanlar kendi alanlarını çok iyi anlıyorlar ama büyük resmi, işlerinin havayolunu nasıl etkilediğini göremiyorlar.
Ben bir çok farklı kapasitede çalıştığım için şanslıyım, böylece bir havayolunu yönetmenin neleri kapsadığını iyi anlıyorum. Ben çok yakından kontrol etmiyorum ama aynı yöne gittiğimizden ve herkesin neler olduğunu anladığından emin oluyorum. Her sabah, üst yönetim toplantımız oluyor ve vermemiz gereken kararlar hakkında konuşuyoruz. Bir karar birden çok departmanı etkiliyorsa, bir görüşme yapıyoruz, böylece hepimiz belli bir kararı nasıl ve neden yaptığımızı anlayabiliyoruz.