Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kayseri’de Türkiye’nin ilk stratejik amaçlı A400M Atlas Stratejik Ulaştırma uçağının Türk Hava Kuvvetleri’ne teslim törenine katıldı.
Kayseri’ndeki 12’nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı’nda yapılan teslim törenine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Vali Orhan Düzgün, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Kayseri milletvekili Yaşar Karayel ve İsmail Tamer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Garnizon Komutanı Hava Pilot Tümgeneral Ali Demiral, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, yüksek rütbeli subaylar, Savunma sanayi yöneticileri, TAI, TUSAŞ ve Airbus firması yöneticileri ve Türkiyedeki elçiliklerin askeri ataşeleri katıldı.
Türkiyenin de içinde bulunduğu 1.3 milyar dolarlık yatırımla 6 ülkenin ortak yaptığı A400M Atlas uçağıyla ilgili olarak önce 221 filo komutanları tarafından teknik açıklamalar yapıldı. Türkiyenin ilk planda, 2018 yılına kadar 10 Aırbus A400M nakliye uçağı alınacağı bildirildikten sonra, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, dünyada 10 ülkenin sahip olduğu yetenekli uçağın yüksek yük ve uzun menzile sahip olduğunu anlattı. Orgeneral Öztürk, şöyle dedi:
"Ulu önder Atatürkün ‘İstikbal Göklerdir’ sözünden hareketle gücümüze güç kattık. Hava Kuvvetleri 100 yıllık tarihi boyunca kabiliyetini yüksek tutmaya gayret göstermektedir. Kıbrıs harekatı sırasında C-130 ve C-160 uçaklarıyla çıkarmaya katılmıştır. Afet bölgelerine yurt içi ve yurt dışı olsun birçok yere malzeme ulaştırmıştır. Hava Kuvvetleri 1988 yılından bu yana harekete geçmiş 1985 yılında bu projeye ortak olmuştur. Atlas uçağı Fransadan sonra Türkiyenin teslim aldığı ikinci A400 M uçağıdır. Askeri ve insani amaçla filomuza katılmıştır. C-160 uçaklarımız da peyderpey filolarımızdan çıkarılmaktadır. A400M uçaklarının üretimi projesine en yüksek milli katılım gerçekleşmiştir."
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da Türkiyenin helikopter ve gerekse çeşitli türde uçaklar yaptığına dikkat çekerek, Göktürk- 2 uydusunun Türk Hava Kuvvetleri’ne hizmet verdiğini hatırlattı. Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
"TUSAŞ’ın ana yükleneciliği altında Sikorsky’nın lisansı ile Türkiye’de helikopter üretilecektir. F5 uçağından ikisinin siparişi için gerekli islemler tamamlanmıştır. Altay tankı, milli muhabere tüfeği yapılmaktadır."
"Türkiye önemli adımlar attı"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ‘Araba yapmadan önce uçak yapan’ ülkelerden birisi olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu:
"Gurur ve memnuniyetle söylemeliyim ki dünyanın en güçlü nakliye uçaklarına sahip olan ve bunu imal eden konsonsiyuma katılan Türkiye önemli adımlar atmıştır. Türk Silahlı kuvvetlerinin ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyoruz. Türkiye’nin güvenlik stratejileri açısından kolay olmadığını herkes biliyor. Dünyadaki çatışma bölgelerinin birçoğu Türkiyenin çevresindedir. Bu coğrafyada bu tür sıkıntıların devam edeceği NATO haritalarına bakılınca görünmektedir. Geçen Şubat ayında Konya’da hava uyarı uçağı Awacs’ların törenine katıldık. Toplam 10 uçak olacak. İlkini bugün alıyoruz. C-130 ve C- 160 uçaklarını kullanıyoruz. Bunları, Libya’da, Irak’ta, Afganistan’da kullanıyoruz. Daha büyük nakliye uçaklarını ve daha fazla uzağa gidenlerini almaya başladık. Bu; Hava Kuvvetlerimizin kapasitesinin artışının göstergesidir. Stratejik açıdan önemli bir adım atıyoruz. NATO bünyesindeki yeni programlarla uyumlu bir adım atıyoruz. Bu tür yeteneklerin, ittifakın diğer unsurları ile çalıştırılması, 2012de Chicago’da alınan karar gereğidir. Chicagoda alınan karar uyarınca aldığımız bu uçakları müttefiklerimizle birlikte geliştirip, imal ediyoruz. Bu büyük projeler, uzun vadelidir. Bunlar zamanında alınmazsa, bu projelere zamanında katılmadığı takdirde fırsatlar kaçar. Bundan sonra böyle olacaktır."
Cumhurbaşkanı Gül, bazı projelerin yıllar sürebildiğini ancak, bu tarihi kararlara imza atıp geliştirmek, devlete karşı borçları olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti:
‘Akıllı savunma’ olarak adlandırılan bu projeler A400M uçaklarıyla sürmektedir. Soğuk savaş sonrası ülkeler önlemlerini alıyor. Artık seyyar mobil birliklerde uzak mesafelerle süratle konuşlandırılabilir. Bugün savaşlar dünkü savaşlar gibi değildir. Sulh, savaşlardan kaçınmak hep amacımızdır. Şayet savaş olursa ona hazır olduğumuzu gösterebilmeliyiz. Müttefiklerimizle bu silahları kullanacağımızı söyledik. Uzak mesafelere kaydırılması gereken sadece asker değil silahlar ve diğer malzemelerdir. Toptan tüfekten söz etmediğimizi anlamışsınızdır. Küçük uçak, helikopter, top ve obüs gibi harp araçlarını da uzak mesafelere en süratli şekilde götürebilecek güçteyiz. Günümüz harp şartlarında bu tür uçaklar, sınır ötesi müdahalelerde çok önemlidir. Attığımız adım o nedenle çok önemlidir. Bu evsaftaki uçaklar çok ülkede de yok. Türkiye Fransadan sonra bu uçaklara sahip ikinci ülkedir. Aldığımız uçakların bir kısmını da biz yapıyoruz. Bu konsorsuyumda diğer ülkelerin bayraklarının yanında, bizim bayrağımızda dalgalanmaktadır. Afganistanda dahil insanlığa karşı borcumuzu bu uçaklarla sağlayacağız. Türkiyenin itibarı açısından bu uçağın envantere katılmasını çok önemsiyorum."
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, teslim alınan uçağı incelerken, kokpit bölümüne geçerek objektiflere poz verdi.