Haftaiçi Atatürk Havalimanı’ndan Ankara Esenboğa’ya gitmek için meydana geldiğimde sis sebebiyle birçok THY seferinin 2 ile 3 saat tehir edildiğine şahit oldum. Sis mağdurlarından birisi de meteoroloji denince akla gelen isim Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’ydu. Beni görünce ‘Neden Ankara meydanın sis dağıtma sistemi yok?’ diye sordu. Hoca sistemin verimli çalıştığını, birçok ülkede kullanıldığını ancak Türkiye’de maliyetten kaçınıldığı için sis dağıtmaya yatırım yapılmadığını söyledi. Dünyada Seul Incheon, İtalya Verona ve ABD Medford gibi havalimanlarında bu sistem kullanılıyor.
Türkiye’de THY ve diğer şirketlerin uçakları sisten kalkamazken, yatırımı yapması gereken tarafta DHMİ yer alıyor. Sis dağıtma sistemi, sisin yapay olarak dağılımı, serpme ya da ısıtmayla yapılıyor. Görüşü artırmak için öncelikli olarak havalimanlarında kullanılıyor. ‘0’ derecenin üstündeki hava sıcaklıklarında sisi yok etmek için birçok teknik kullanılıyor. İçlerinde tuzlama, helikopter pallerini kullanarak kuru havayı yukardan aşağıya doğru sisli tabakaya pompalama, pist yakınlarında bir şeyler yakarak iniş hattındaki alanı ısıtma var.
Öte yandan ‘0’ derecenin altındaki sisin dağılımı için birçok havalimanı düzenli olarak katı ve sıvı karbondioksit serpintisi yaparak ya da yerden propan gazı püskürterek çözüm buluyor. 40 yıl önce NASA’dan William McGowan, “Saatte 1000 ile 2000 dolarlık maliyetle sis problemi halledilebilir. Ancak 3 ile 6 milyon dolar arasında değişen ekipman yatırımı gerekiyor. Kısaca sistem, aşırı trafik yoğunluğu olan havalimanları için düşünülebilir” diyerek açıklama yapmış. Ankara’dan eksik olmayan sisin dağıtılması için DHMİ Sis İnceleme ve Dağıtma Operasyon Sistemi’ne (FIDO) yatırım yapar mı? Yapması gerekir mi? THY yetkilileri ne düşünüyor? Bence dikkate alınması gereken bir durum.
